Parkinson günlük yaşama doğrudan etki eden, hareket güçlüğü ve titreme ile karakterize bir rahatsızlıktır. Hastalık ilerledikçe hastaların ev içerisinde kendi ihtiyaçlarını gidermeleri dahi çok zor olmaktadır. Düşünsenize oturduğunuz yerden kalkacaksınız en temel yeme içme ihtiyacınızı gidermek isteyeceksiniz.. Ancak ev içerisinde mutfağa gidip gelmek hem çok uzun sürecek hem de sizin için çok zor olacak..
İlerlemiş parkinson rahatsızlığı olan kişiler hastalığın ilk yıllarına özlem duyarlar.. Çünkü ilk yıllarda her ne kadar titremeler olsa da günlük hayatlarını etkileyebilecek kadar fazla değildir. Ancak parkinson ilerleyici bir rahatsızlık olduğu için semptomlar giderek kötüleşir. Tek bir elde başlayan istirahat titremesi kola, tek bir yanda başlayan hareket güçlüğü vücuda yayılır. Çatal-bıçak kullanma, oturup-kalkma, yürüme, giyinme gibi günlük faaliyetleri yapmakta hastalar zorlanırlar. Hastalar yürürken düşecek gibi hissederler. Zamanla yürürken ayak sürümesi, motor semptomlarından ek olarak depresyon, halisünasyon, korkulu rüya, uyku problemleri, bunama görülebilir...
Dopamin içeren ilaçlar ilk zamanlarda semptomları giderir. Ancak hastalığını üçüncü dördüncü yılından itibaren hastalar ilaçlardan yeterli fayda görememeye başlar. İlacın etkisinin erken bittiğinden, fayda göremediğinden şikayet ederler...
Hastalar ilaç almalarına rağmen off time olarak adlandırılan parkinson belirtilerinin zaman zaman geri döndüğü semptomlar yaşarlar. Dahası ilaç yan etki göstermeye başlar. Parkinson titremerlerinden farklı olarak ilaç yan etkisinden dolayı hastanın vücudu daha farklı istemsiz hareketler yapar. Aslında bu durum ilaç dozlarındaki artışın da yan etkisidir. Vücut ilaca direnç göstermeye başlamaktadır.
İşte bu aşamada beyin pili ameliyatı ile ilaca dirençli parkinson hastalarımız şifa buluyorlar. Deyim yerindeyse gençleşiyorlar. Günlük ihtiyaçları gidermek, yürümek, sosyal yaşama dahil olmak kabus olmaktan çıkıyor.. Yukarıdaki videoda da öncesi sonrası şeklinde görüldüğü üzere ilaçsız ya da ilaca olan bağımlılık oldukça azaltılarak hastalarımız günlük faaliyetlerini gerçekleştirebiliyorlar...
Beyin Pili ameliyatı nasıl yapılır?
Ameliyat iki aşamadan oluşmaktadır. İlk aşamada lokal anestezi altında beyne minimal açıklıklardan iki adet elektrot yerleştirilir. Elektrotlar yerleştirildikten sonra pil geçici olarak aktif edilir. Bu sırada hasta semptomlarındaki düzelmeyi daha ameliyat anında fark eder. Hastayla konuşularak elektrotlar beyne sabitlenir.
İkinci aşamada ise yukarıdaki ameliyattan bir süre sonra hasta konforu açısından genel anestezi altında göğüs boşluğuna kalp piline benzeyen beyin pili yerleştirilir ve uçları deri altından beyindeki elektrotlara bağlanır.
Ameliyattan bir süre sonra beyin pili aktif hale getirilerek uzaktan kumanda yardımıyla programlanır. Programlama işlemi hastanın beyin pilinden maksimum faydayı görmesi açısından birkaç seans gerektirebilir.
Beyin Pili parkinsonu nasıl tedavi eder?
Hareketi ve diğer işlevleri kontrol etmek için beyin hücreleri birbirleriyle elektriksel sinyaller kullanarak iletişim kurarlar. Parkinson hastalığında bu sinyaller düzensiz hale gelir, dopamin eksikliğine ve neticede bu motor semptomlara yol açar. Tedavi elektriksel sinyallari düzenler. Böylece hücreler daha sorunsuz iletişim kurar ve semptomlar azalır. Beyin pili parkinson hastalığının semptomları için sık sık uygulanan tek cerrahi prosedürdür.
Beyin pili uzaktan kapatılıp açılabilir, programlanabilir. Kapatıldığı anda semptomlar eski haline geri döner. Parkinson hastalığında beyin pili ameliyatı dahil tüm tedaviler semptomları gidermeye yöneliktir. Hastalığı ortadan kaldıracak, hastayı tamamen iyileştirecek bir tedavi henüz yoktur.
Parkinson rahatsızlığı ve beyin pili tedavisi ile özel olarak ilgilenen uzman bir ekiple yıllardır parkinson ameliyatlarını başarı ile uygulamaktayız. Bilgi ve randevu için
iletişim sayfamızı kullanabilirsiniz.